10 Adımda Stresten Arınma

Stres stres stresss! Diğer bir anlamı “baskı” değil boşuna bu kelimenin…

Her yönden üzerimize üzerimize gelen baskı, her şeye yönelik bir takım stres!!

Anne karnından çıkarken stres, derdini anlatamayan bebekken stres, okulun ilk günü acaba bir daha annemi görür müyüm derken dahi stres! Ergenlikte ise aynalara bakarken, ilk kız/erkek arkadaş derken, üniversite sınav sürecinde stres, stres… Sonrasında askerlik, iş güç, evlilik derken ve maddi kaygılara yönelik stres… Sonu yok ki mübareğin, yaşlılıkta dahi peşini bırakmaz bu beşerin; torun torbaya karıştığında, aman evlat derken ve de hastalıklarla boğuşurken adeta mezara kadar her gün ama her gün stres!

Yaşamınız boyunca sürekli ip üzerinde yürümekten sıkılmadınız mı artık? Aman aşağıya bakmayayım, aman hata yapmayayım… Hatta iş ne zaman sadece kendimizde bitti ki – ben yapmasam onlar iter mi, müdür, patron, ortak, eş dost tekmeyi basar mı acabalarının cambazlığına değmeyecek kadar da kısa değil mi sizce bu hayat?

Tüm bu acabaların ve bilinmezliklerin yarattığı stres, hayattaki tüm o güzel şeylerin keyfine varmamızı engellemesi bir tarafa aynı zamanda başarılı olmamıza da engel olur.

Bilim insanları, yaptıkları araştırmalarda stresin sağlığımız üzerindeki kötü etkilerinin her geçen gün daha da arttığını söylüyorlar.

O halde stresimizi yenmenin bir yolu ya da yolları olsaydı çok daha tadına varılır, keyfinden yenmeyecek bir hayatımız olmaz mıydı sizce de?

Var mıdır kurtulmanın bir yolu?

Peki, size bunun bir yolu olduğunu söylesem, gün içinde yaşadığımız olaylara küçük dokunuşlarla stres seviyenizi her geçen gün biraz daha azaltabileceğinizi…

Her derde derman bulmak için önce derdin tam olarak tespit edilmesi gerekiyor. Stres probleminin köklerine doğru indiğimizde de “korku”ya rastlıyoruz. Çok iyi bildiğiniz üzere hayatımızda başımıza gelebilecek birçok şeyden korkarız. Aslında bu çok normaldir çünkü bilinçaltımız bizi tehlikelerden korumak için korku aracılığıyla bize mesajlar gönderir. Bu sayede normalde farkına varmayıp ağına düşeceğimiz birçok tehlikeden korunmuş oluruz. Ancak bu korku sonucunda da kendimizi baskı altına girmiş, yani kapana kısılmış bir şekilde bularak stres denen şeyi yaşamaya başlarız.

Nasıl yani, stresin iyisi kötüsü mü varmış?

Basit bir örnek vermek gerekirse, çalıştığımız iş yerinde müdürümüz ya da patronumuz tarafından bize bir iş verilmiş olabilir ve bu kapsamda bizden çeşitli beklentiler bulunmaktadır. Her ne kadar bu beklentiler kimi zaman dile getirilmeseler de biz bunları çok iyi biliriz hatta önemlerini abartıyor dahi olabiliriz. Temelde yaşadığımız başarısız olma korkusu stres altına girmemize neden olur. Aslında normal dozda olması koşuluyla bu stres işimizi yaparken onu daha iyi yapabilmek adına nelere dikkat etmemiz ve nelerden kaçınmamız gerektiği konusunda bizi yönlendiren pozitif bir strestir. Ancak eğer kendimize yerli ya da yersiz bir şekilde güvenmiyorsak, gereksiz kuruntulara kapılıyorsak ya da üstümüzden baskılar görüyorsak stres seviyemiz sağlıksız boyutlara vararak hayatımızı oldukça olumsuz yönde etkileyecektir. Eğer bu iş örneğini arada yaşanılacak bir durum haricinde sık sık yaşıyorsak, çalışma hayatımız dolayısıyla diğer zamanlarımıza ve ilişkilerimize de etki edeceğinden tüm yaşantımız kronik strese mahkum olacaktır.

Peki stresten nasıl kolay arınılır?

Peki ne ya da neler yaparak gün içerisinde yaşadığımız stres durumlarıyla mücadele edebiliriz? Daha öncesinde stresimizi azaltmaya küçük dokunuşlarla bile başlayabileceğimizi söylemiştim. Peki nedir bu “küçük dokunuşlar”?

  1. Korkularınızla yüzleşin! Stresinizin hangi korkularınızdan kaynaklandığını tespit edin ve onlarla yüzleşin. Onları tanıdıkça mantığı olmayan korkularınızın güneş açmasıyla birlikte hızla dağılan kara bulutlar olduğunu fark edeceksiniz.   
  2. Devenizi sağlam kazığa bağlayın! Korkularınızla yüzleştikten sonra mantıklı olan sebepler üzerine kafa patlatın, sorunları aşmak için geleceğe yönelik çözüm planları üretin.
  3. Bardağın dolu kısmını görün! Biraz da başınıza geçmişte gelen ve gelecekte gelmesini hayal ettiğiniz güzel şeyleri düşünün.

4. Elinizdekilerle değerlendirme yapın! Elinizde olmayan, kontrolünüz dışındaki sebeplerden kaynaklanan sorunlar için kaygılanmayı bırakın! Her şeye müdahale edemeyeceğinizi kavrayın.

5. Sorunlarınızı paylaşın! Sorunlar, sıkıntılar içeri atılıp paylaşılmadığında dağ gibi büyürler. Bu yüzden problemlerinizi güveneceğiniz eşinizle dostunuzla ya da profesyonel bir uzmanla paylaşmaktan çekinmeyin.

6. Kitap okuyun! Her gün yarım saat boyunca kitap okumanın stresi yine önemli ölçüde azalttığı görülmüştür.

7. Düzenli spor yapın! Düzenli yapılan sporun stresi önemli ölçüde azalttığı görülmüştür.

8. Meditasyon yapın! Her gün yapılan yarım saatlik meditasyon seansları stresi azaltacağı gibi ruhunuza da pozitif enerji yükleyecektir.

9. Sağlıklı beslenin! Fastfood tarzı ve yağlı gıdaların stres seviyesini

arttırdığı kanıtlanmıştır. Sebze ağırlıklı doğal yiyecekler tüketmeye özen gösterin.

10. Düzenli uyuyun! Uykusuzluğun stres seviyesini önemli ölçüde arttırdığı görülmüştür. En az 7-8 saat uyumaya özen gösterin.

Bireysel Danışman ve I-Control® Uzmanı Buğra Akyol, sizlerle daha mutlu ve anlamlı bir hayatın sırlarını paylaşıyor. Buğra Akyol'un uyguladığı I-Control® sistemi ile tüm sorunlarınızdan kurtulmak için buraya tıklayın. 

2 Responses to “10 Adımda Stresten Arınma

  • Panik atak hastasıydim yavas yavas iyi oluyorum takintimdan kurtulmaya çalışıyorum nasıl başarırım öğrenmeye çalışıyorum.

    • Buğra Akyol
      7 yıl ago

      Merhabalar Fikriye Hanım, ayrıntılı bilgiye I-Control sayfamızdan ulaşabilirsiniz…

Buğra Akyol için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir